Suriye’nin yeniden yapılanması konusunda Batı’nın bir politik şantaja ihtiyacı olacak. Çünkü siyasi yapılanmada hepsinin kendilerine ait kurguları vardır. Keza Türkiye ile müttefiklik ilişkilerinin gidişatına göre Fırat’ın batısı ve hatta İdlip için de kurguları var. Bu yüzden Suriye’nin yeniden imarı için daha fazla müdahillik ve daha çok şantaja ihtiyaçları olacaktır
OKU
20 Nisan 2018 Cuma
12 Nisan 2018 Perşembe
Türkiye Sınırındaki Cihatçı Yığınak; Türkiye giderek Afganistanlaşıyor!
Suriye krizinin başladığı 7 yıl öncesine göz atarsak, şunu görürüz; Pakistan, Afganistan muhalefeti için ne ise Suriye için Türkiye o oydu. Geçmişin ders alınması gereken çıplak gerçekliği ortada. Afganistan’a cihatçı ihraç eden merkez, Pakistan’ın Afgan sınırındaki Peşaver kentiydi. Bu cihat merkezini ABD projelendirdi, Suud sermayesi besledi, Pakistan istihbaratı yönetti. Tıpkı Suriye’ye yönelik hamlenin aynısı... Aktörler hemen hemen aynı, sadece coğrafya isimleri farklı. Afganistan yerine Suriye, Pakistan yerine Türkiye isimlerinin yazılması dışında pek bir fark yok. Suriye için Afganistan’ın Peşaver’i önce Hatay oldu, sonra buna Gazi Antep eklendi.. Dile kolay, tam 7 yıl.. AKP eliyle Türkiye, 7 yıl boyunca Suriye için Afganistan’ın Pakistan’ı işlevini gördü.
OKU
OKU
4 Nisan 2018 Çarşamba
Savaşa EVET!
Bu başlığı, savaş çığırtkanlığının ayyuka çıktı bir dönemde “koruyucu” bir çelik zırh niyetine tercih etmedim. Barış talebinin “terörle, vatan hainliği” ile ilişkilendirildiği bir dönemde kimine göre bir zırh olabilir, olmuştur da belki.. Hele ki AKP’nin savaş politikalarını eleştirdiğim paylaşımlarımdan dolayı, “Cumhurbaşkanına hakaret” ettiğim iddiasıyla “1 yıl 2 ay 17 gün” ceza aldığımın ertesi gününde böyle bir zırha –başlığa- sığındığım akla gelebilir. Ne de olsa savaşın safında yer almanın yüceltildiği, savaş çığırtkanlığının bir çeşit “vatan severlik” addedildiği bir dönemdeyiz. Özellikle iktidar tarafından yürütülen savaşın ve savaş dilinin oldukça işlevli hale geldiğini görüyoruz. Ne zaman anket sonuçları alarm verse, savaşın ve şiddetin bütün argümanlarıyla ve fiili uygulamalarıyla devreye sokulduğunu da gördük. Bunu “400’ü verin, bu iş bitsin” muhabbetinden beri hep biliyoruz. Şimdi de yine Afrin savaşı üzerinden bahis oynayanlar var mı, yok mu? Yakın zamanda yeni anketler yaptırılıp, sonuçlarının “memnuniyet verici” olduğu söylenir mi, söylenmez mi? Bu da bizim “bahis” sorumuz olsun.
OKU
OKU
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)